Samsun’da bulunan Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü Tarla Bitkileri Bölümü Başkanı Dr. Hüseyin Özçelik, gelecekte görülebilecek kuraklık riskine karşı yüksek sıcağa dayanıklı kuru fasulye türlerinin geliştirilmesi için çalışma başlattıklarını söyledi.
Dr. Özçelik, TÜBİTAK’ın da destek verdiği proje kapsamında kuraklığa toleranslı 2 genotip, gece sıcaklığı 28 derece üzerinde döllenebilen 1 genotip elde edildiğini belirtti.
Son yıllarda görülen iklim değişikliği ve ani yüksek sıcaklıklar nedeniyle Türkiye’de kuru fasulye üretim veriminde ve üretim alanlarında düşüş görülmesi üzerine Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'na bağlı Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü harekete geçti. DHA'dan Yaprak Koçer'in haberine göre; Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü Tarla Bitkileri Bölümü Başkanı Dr. Hüseyin Özçelik, tarafından 2 yıl önce genetik yapısı yüksek sıcaklığa ve kuraklığa dayanıklı fasulye türlerinin geliştirilmesi için proje hazırlandı. 'Kuru fasulyede yüksek sıcaklığa ve kuraklık stresine toleranslı materyallerin belirlenerek ıslah programlarında değerlendirilmesi projesi' TÜBİTAK tarafından da desteklendi. 829 bin TL’lik proje kapsamında kuraklığa toleranslı ve gece sıcaklığı 28 derecenin üzerinde döllenebilecek fasulye genotipi elde edilmesi için yapılan çalışmalar sonuç verdi. Kuraklığa toleranslı fasulye için Samsun Bafra İlçesi’nde açık alanda, Konya’da kapalı alanda denemeler yapıldı. Kuraklığa toleranslı iki yeni genotip elde edildi. Gece sıcaklığı 28 derece ve üzerinde döllenebilen fasulye üretilmesi için ise Samsun, Erzincan ve Iğdır’da deneme üretimleri yapıldı. 30 derece sıcaklığa kadar döllenebilen bir yeni genotip elde edildi.
Fasulye üretim alanı yüzde 50 düştü
Projenin 3 yıl devam edeceğini söyleyen Dr.Özçelik, Türkiye’de ilk defa yeni fasulye tipi geliştirilmesi için yapılan çalışmalarda 'Gamet seleksiyon’ metodunun uygulandığını belirtti. Yaklaşık 10 yıl önce 200 bin hektar olan Türkiye’deki kuru fasulye üretim alanın 2012’de 94 bin hektara, 2013’de ise 84 bin hektara düştüğünü dile getiren Dr.Özçelik, “Şuanda Türkiye’nin yıllık kuru fasulye üretimi 200 bin ton civarında. Peki neden son 10 yılda üretim alanında yüzde 50’den fazla düşüş yaşandı. Bunun en büyük sebeplerinden biri ani iklim değişiklikleri ile bazı dönemlerdeki yüksek sıcaklıkların fasulyede özellikle döllenmede üzerine olumsuz etkisidir. Fasulye gece sıcaklığı 28 santigrat dereceden sonra döl tutmuyor. Sürekli çiçek açıyor ve meyve vermiyor. Ayrıca döllenme döneminde yaşanan ani yüksek sıcaklıklarda bitkiyi olumsuz yönde etkiliyor. Bu sebeple de bitki meyve veremiyor. Çiçeklenme süresi arttığı için verim azalıyor. Verim potansiyeli düştüğü için çiftçiler yavaş yavaş kendi ellerindeki yerel türlerden kaçmaya başlıyorlar. Projemiz, bir hastalığa ve bir strese dayanıklılık şartını bir genetikte toplamayı amaçlıyor. Hem yüksek sıcaklığa hem de kuraklığa dayanıklı bir tohum üreteceğiz diye konuştu. Fasulyenin sıcak zamanda yetişen ve sulama gerektiren bir bitki türü olduğunu dile getiren Dr. Özçelik, fasulye üretiminin geleceği için yüksek sıcaklığa ve kuraklığa karşı dayanıklı olan genotiplerin geliştirilmesi gerektiğini belirtti.
Gelecek 5-10 yılda kuraklığın daha da etkili olma riskinin bulunduğunu dile getiren Dr. Özçelik, Yeniden fasulye ekim alanlarını artırmak için kuraklığa ve yüksek sıcaklığa dayanıklı yeni türlerin mutlaka devreye girmesi gerekiyor. Bu kapsamda ülkemiz içinde çok önemli bir projeyi gerçekleştiriyoruz. Projede olumlu sonuçlar almaya başladık. Türkiye’deki olası kuraklık tehdidine karşı su kullanımının yanında suyu etkin kullanabilen ve sıcaklık stresine karşı koruyucu mekanizmalara sahip yeni bitki tiplerinin geliştirilmesi ıslah çalışmaları çok önemli. Proje yürütücüsü olan Karatekin Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç.Dr. Oral Düzdemir tarafından Çankırı bölgesinde de proje kapsamında denemeler yapılıyor. O bölgede de olumlu sonuçlar almayı ümit ediyoruz dedi.